Emzirme Reformu Sobesi

Blogcu Anne sayesinde adını duyduğum Emzirme Reformu Sobesine ben de bir Emzirme Reformu destekçisi olmam dolayısıyla kayıtsız kalamadım ve soruları cevapladım.
(1)  Türkiye’de ilk altı ay sadece anne sütü alan bebeklerin oranı sizce yüzde kaç? (*)
Bence %60 lar civarındadır. Doğumu takip eden ilk günler anne sütünün hemen gelmemesiyle bebeklere verilen mama takviyesi bazen alıp başını gidiyor. Bu, annelerin bebeklerini yeterli düzeyde emzirmemesi sonucu sütün dahada azalmasına ve zamanla sütün kesilmesine neden oluyor.
(2) Siz bebeğinizi ne kadar süre anne sütü ile beslediniz?
Oğlum şu an 5 aylık, başta mama takviyesi yapmış olsam da emzirmekten hiçbir zaman vazgeçmedim. Emzirdikçe ve sağdıkça sütüm arttı ve mama takviyesine son verdim…
(3) Kaç ay doğum izni kullandınız?
Serbest çalıştığım için izin zamanlarımı ben belirledim. 8 aylık hamileyken işi bıraktım, bebeğim 2 aylık olduğundan işe tekrar geri döndüm…
(4) Yasal süt izninizi kullanabildiniz mi?
Serbest çalıştığım için izin zamanlarımı ben belirledim.
(5) Emzirdiğiniz ya da süt iznini kullandığınız için iş yerinde mobbing (tepki, işi bırakmanız için baskı) ile karşılaştınız mı?
Serbest çalıştığım için böyle bir durumla karşılaşmadım.
(6) Bebeğinizi toplum içinde, dışarıda emzirmeniz gerektiğinde sıkıntı yaşadınız mı?
Emzirme önlüğüm sayesinde istediğim zaman, istediğim yerde emzirebiliyorum. Çocuk acıktığı zaman gel de emzirme nasıl ortalık karışıyor 🙂
(7) Emzirme konusunda desteğe ihtiyacınız oldu mu? Gerek emzirme danışmanlığı, gerekse psikolojik olarak yeterince destek bulabildiniz mi?
Hamilelik sonrası annenin psikolojik durumu bazen iyi, bazen kötü olabiliyor. Çocuğa alışma ve çocuğun anneye alışma süreci gereği zor anlar yaşandığında karamsarlık baş gösteriyor. Bu gibi zamanlarda en yakınlarımız bile bize bazen destek olamıyor. Yanımızda kimin kalması yada hangi ortamlarda bulunmamıza kadar psikolojik açıdan bize ne iyi gelecekse, onları yaparak o zor günleri atlatmaya çalışmalıdır…
(8) Emzirdiğiniz süre boyunca etraftan “sütün yetmiyor, mama ver, bu çocuk meme emmek için çok büyük” şeklinde baskı gördünüz mü?
Hem de nasıl 🙂 sütün yetmiyor, bu çocuk doymuyor o yüzden bu kadar ağlıyor 🙂 sözleri hala hafızalarda…
Bence baskı görmedim diyen çok az insan vardır, şimdi o sözleri dinleyip mamaya ağırlık verseydim şu an hala mama veriyor olurdum, doymasa da ağlasada verebildiğim en az mama takviyesini yapmaya çalıştım, sonuç ne mi oldu? Tabiki emzirdikçe süt arttı. Sütün yetmiyor diyenlerde yorulduklarıyla kaldılar 🙂
Her anne bebeğini yeterince doyurmak, beslemek ve gerekli ihtiyaçlarını karşılamak ister. Kimse bir bebeğin iyiliği, rahatlığını annesi kadar çok düşünemez
(9) Emzirme Reformu’nu biliyor musunuz? Sizce Emzirme Reformu neden gerekli?
E-bebek mağazasında katıldığım bir seminerde emzirme reformundan haberdar oldum. Seminere katılan blogcu anne Elif hn. hem blogunu hem de emzirme reformunu duymamı sağladı. İyi ki böyle bir reform akıllara gelmiş. Kesinlikle gerekli olduğunu düşünüyorum. İsteyen her anne, her ne şekilde olursa olsun bebeğini istediği ortamda, istediği şekilde emzirebilmeli, işverenler taze annelere bu konuda hertürlü kolaylığı sağlamalı…
(10) Emzirme Reformu’nu web sitesinde desteklediniz mi?
Her anne gibi bende destekledim, eğer sizde destek olmak isterseniz www.emzirmereformu.com adresindeki formu doldurmanız yeterli!
ve İşte Gerçekler…
(*) Türkiye’de ilk altı ay sadece anne sütü alan bebeklerin oranı yüzde 1,3. (Kaynak UNICEF Türkiye). Annelerin yüzde 98′i doğumdan sonra emzirmeye başlıyor, fakat ilk iki aydan sonra genel emzirme sorunları veya işe başladıklarında yaşadıkları sıkıntılar nedeniyle emzirmeyi ve anne sütüyle beslemeyi sonlandırabiliyorlar.
Beş yaşın altındaki çocukların %25’inde beslenme eksikliği görülüyor. Türkiye nüfusunun yaklaşık %15’i beş yaşın altında. Ve bu çocukların 63,000’i her yıl önlenebilir hastalıklardan dolayı hayatını kaybediyor.

3 thoughts on “Emzirme Reformu Sobesi”

  1. ilk 6 ay anne sütünün ne kadar önemli olduğunu her yerde bas bas bağırmamıza rağmen türkiyede ilk 6 ay bebeğini emzirenlerin oranı sadece %60 larda mı kalıyor. doğrusu diyecek bir lafımız kalmıyor bu tabloya bakınca. neden bilinçli bir toplum olamiyoruz biz 🙁

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Goto Top