Herkese Merhaba,

Bugünkü postuma “terzi kendi söküğünü dikemez” sözüyle başlıyorum.

Hangi meslekten olursanız olun iş kendinize gelince hep bir ötelenme, boşverme durumları olur. Ya sizi en az sizin kadar bilen tanıyan birine kendinizi teslim etmek yada olmasa da olur tarafını seçmek çoğu zaman kaçınılmaz…

İnsan fotoğraf aşığı ve anılara önem verince ki benim için bu çok önemli. Bu anı kaçırmak istemedim.

Yiğit’te doğum fotoğrafçımızın stüdyosunda birkaç pozda olsa çekim yaptırmıştık, bu sefer 2. bebeğimizi kucağımıza almadan hem çekirdek ailemle bir aile çekimi yapayım, hem de belki de bir daha hamile çekimi yapamam düşüncesiyle hamilelik fotolarımı geleceğe saklayayım isteğiyle dış çekim yaptırmak istedim, sağolsun eşimde her zaman olduğu gibi beni kırmadı ve planlamaya başladık 🙂

Mekan konusunda biraz kararsız kaldım açıkçası, son aylarımda olduğum için uzun yola araba kullanma da sıkıntı yaşıyorum özellikle de trafik oluyorsa… Haftaiçi herkes işinde gücünde, kimseye de yük olup bize eşlik etmesini istemek istemediğim için, eski şöförlerden kim kaldı? “Benim ölüm bile araba kullanır” dedim ve Kilyos’ta karar kıldım 🙂

Konsept olarak kumsal çekimi yani gelinlere yaptığımız trash day çekiminden tercih ettim.

Kıyafet konusunda çok zorlanmadım, hayalimde hep saflığı temizliği simgelediği için beyaz bir elbise giyinme fikri vardı. Sağolsun sevgili Gönül (Kolat Susam), istediğim elbiseyi ve bebeğimiz yine erkek olacağı için tercih ettiğim bebe mavisi şalı benim için temin etti, provalarını yaptırdı ve kargoyla ulaştırdı 😉

Tabi aksesuarsız bir kıyafet düşünülemez… Gelinler takar da benim başım kel mi dedim ve taç ve çiçekli kuşağım için İnci Ayrıntı‘yı tercih ettim 😉 Benim istediğim gibi mavi lila mor ve beyazdan oluşan bir ortanca seti hazırladılar. Severek kullandım hatta hastane çekimimde de kullanmayı planlıyorum 😉

Herşey tamamdı aslında, sadece azıcık yüzüm renklensin fotoğraflarda güzel gözüksün diye profesyonel destek istedim, malum ben özel günler dışında makyaj yapmıyorum, isteğim tamamen soft doğal bir makyaj ve basit bir şal bağlama olacaktı.

Dolayısıyla sevgili Yasemin ile iletişime geçtim. Yasemin’in hem yoğun bakımda hastası vardı hem de çekim günü kapalıydı, ben olmasam bile elemanlara açtırırım işini hallederler desede benim 2 kere avrupa anadolu araba kullanmayı gözüm yemedi.

Kendi olmasa bile, işim görülsün diye bana böyle bir teklifle gelmesi beni ayrıca mutlu etti, buradan kendisine ayrıca teşekkür ederim 😉

Sonuç olarak hem ben daha az trafik çektim hem de ev konforunda can kuzen Deniz’im neyi var neyi yok toplayıp geldi ve makyajımı halletti 🙂 Şalımıda kendim hallettim 🙂

Yiğit ve eşime konsepte uygun renkte pantolon ve tişört düşündüm. Tişört tasarımını tabiki Anneannemizden başkasına yaptıramazdık, “Yiğit Abi Oluyor” tasarımlı bir tişört hazırlayarak ona da ayrı bir hava kattı 🙂 Ellerin dert görmesin annem.

Konseptlerin hepsini fotoğrafçı gözüyle baktığım için kendi ellerimle listeleyip hazır ettim ki çekim esnasında bir düzen içinde seri halde çekelim bitsin işimiz…

Sonuçta trafik ve Yiğit’in okuldan gelmesini beklediğimiz için biraz gecikmeli de olsa gittik ve çekimleri hava kararana kadar Kilyos’ta gerçekleştirdik.

Meslektaşım Ayla Abla’ya bize bu güzel anı fotoğraflarını geleceğe taşımamızda yardımcı olduğu için teşekkür ederiz 😉

Çekim günü Vlog paylaşımım çok yakında Youtube kanalımda sizlerle olur, ayrıca yorumlarınıza bekliyorum 😉

Son olarak hayatımda kaç kere hamilelik yaşayacağım bende böyle fotoğraflar çekilmek istiyorum diyorsanız benimle iletişime geçebilirsiniz 😉

Bilgi ve randevu için;

[email protected]

+90 541 510 37 22