Ramazan sonrası ilk çekim için görüştüğüm çiftim bayramın 2.günü Düzce’de evlenecekti, bayramda düğün olması beni şaşırtmıştı ama olmayacak birşey de değildi.

Bayramın ilk günü yakınlarımızla bayramlaşma işini hallettikten sonra, 2. gün birkaç saatlik yolculuk sonrası Düzceye vardık. Varır varmaz da tabiki acıktık, çekime kadar karnımızı doyurduk ve damat bey bizi bulunduğumuz yerden aldı ve kuaföre doğru yola çıktık. Gittiğimde kuaförde salon sahibide dahil bir gerginlik havası vardı gelin hanım henüz hazır değildi onun haricinde herkes hazır gözüküyordu, bazı aksilikler eksiklikler giderilmeye çalışıldı ve geçte olsa çekim için arabalara bindik.

Buradan gelinlerime tavsiye, bildiğiniz – işine güvendiğiniz, sizi kasmayacak sıkmayacak kuaför salonlarını tercih edin ve yanınızda her kim olursa olsun her türlü soruna ve eksikliğe en hızlı ve pratik çözüm bulabilecek, en basiti size külfetten çok rahatlatacak ve sıkıntıya sokmayacak yakınlarınız yanınızda olsun 😉 konuyu biraz abartmış olabilirim ama bu zamana kadar ki birikimler sonucu bu noktaya parmak basmak istedim 😉

Çekim mekanı olarak çiftim Bolu Abant’ı tercih ettiler, Düzceye 45 dakika mesafesi olsa da istemek başarmanın yarısıdır dedik ve yola çıktık, gelin arabamız İngiltere plakalıydı, bizim araçların aksine direksiyonu da sağda ve son model lüks bir araçtı, e hal böyle olunca uzaklar yakın oldu hem düğüne hem de bizim otobüs saatimize geç kalmamak için damat bey bastı gaza 🙂 sanırım yarım saatte belkide daha az bir zamanda vardık. Abant’a vardığımızda bizi serin esen bir rüzgar ve bayram yeri gibi bir kalabalık karşıladı, meraklı gözler ve fotoğraf çektirmek için yolumuzu kesenler eşliğinde çekimlere başladık.

Damat bey’in maşallahı vardı gayet sıcak karadeniz insanı ne de olsa fotoğraf çektirmeye hevesli ve istekli ama gelin hanım biraz gergin, malum o virajlı yollarda en az 200km hızla gelince midesi altüst oldu 🙂 yazmayayım dedim Betül Hanım ama o günün bence en unutulmayacak anlarıydı yaptığımız hız ve sizin halleriniz 🙂

Dönüşte bir o kadar süratli ve bulantılı olunca artık benimde bulantılar başlamıştı neyseki bana birşey olmadı 🙂 sanırım hayatımda ilk defa bu kadar hızlı giden bir arabaya bindim, ralliye çıksam ancak bu kadar adrenalin yaşardık, ben kendimde iyi sayılabilecek bir şöförlüğe sahibim ve sanki damat bey değil de arabayı ben kullandım, her an gaz ve fren pedalını ayağımın altında hissettim 🙂

Neyseki Allah bizi korudu, bu kadar hıza rağmen sağsalim , biz terminale, çiftimde düğüne yetiştiler, buradan çiftime dolu dolu ama tadını çıkara çıkara keyifli ve neşe dolu bir birliktelik diliyorum 😉