Geçtiğimiz postta Meltem & Hikmet çiftinin dış mekanda çekilen kına gecesi fotoğraflarına yer vermiştim. Fotoğrafları görmemiş olanlar buradan inceleyebilirler. Bu postta da düğün hikayesi çekimleri sizlerle olacak…
Çekimlere öncelikle tabiki makyaj ve gelinbaşı ile başladık. Bu işlem içinde Tuba Türban Tasarım evi’ne gittik. Tuba hanım’da benim gibi evli, çocuklu ve ev-ofis çalışıyormuş, ev görünümlü ofisinde bir odayı kuaför salonu gibi dizayn etmiş, eve girince kendinizi bir evde değil de bir dükkanda sanıyorsunuz, odanın dışında da farklı bir dünya var. Görmek lazım 🙂
İstanbul gelinlerim kuaförden ortalama 2-3 saatte çıkarken, burada neredeyse 1 saat kadar kısa bir zamanda işimiz bitti ve çekim için yola koyulduk.
Botanik parka gidene kadar çok kez yağmur bulutlarının arasından geçtik. Tam burada yağmur yağmıyor derken, başka bir bölgede yağıyor olması arasıra enerjimizi düşürsede botanik parka gittiğimizde hafif yerler ıslanmıştı. Hemen tekrar yağabilir düşüncesiyle çekimlere başladık.
Poz verirken birbirine bakamayan, utanan, gülme krizine giren gelin gerçeği diye birşey var 🙂 sıklıkla yaşıyorum ki bu çekimde de bol bol yaşadım 🙂
Botanik Park sonrası Dikmen vadisine girdik, bizim gibi birçok çift çekim için gelmişti ancak girmemizle iri iri damlalar halinde yağmur yağmaya başlayınca herkes nereye kaçacağını şaşırdı 🙂 takip edenler bilir, yine bir şehirdışı çekim sonrası terminalde ıslanmamak için tüylü şemsiyemi feda etmiştim. Bu sefer yanımda kalpli şemsiyem vardı ama gelinciğin ıslanmasına dayanamadım onlara verdim, nisan yağmurları şifadır ya ıslandım gitti 🙂 ama baktık kesileceği yok yeterince de çekim yaptık, evin yolunu tutmaya karar verdik…
Damat bizi kız evine bıraktı ve kız alma merasimi için ayrılırken eve çıkmamızla kendimi mutfakta düğün yemeği yerken bulmam bir oldu 🙂 gelinimle karşılıklı güzelce karnımızı doyurduk 🙂
Eee biz bunu haketmiştik 😉
Sonrası kornalar ve bir merasimle erkek tarafı kız almaya geldi, bir ritüel yaşandı ve kapılar tutuldu, bahşişler alındı 🙂
Dualar eşliğinde kırmızı kurdela bağlandı ve bir genç kız daha babaocağına veda etti…
Bize de havaalanı yolu gözükürken; korna sesleriyle düğün salonuna giden çiftimize ömür boyu mutluluklar dilemek kaldı…
Fotografların tümünün ya da bir kısmının izin alınmadan herhangi bir biçimde çoğaltılması, aktarılması, yayımlanması ya da saklanması veya yeniden dağıtımı 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına aykırıdır. Rukiye Taşçı Anı Fotoğrafları tescilli bir markadır. Tespit edilmesi halinde yasal işlem uygulanacaktır.